2021 yılı da, 2020'i aratmayacağını göstermek ister gibi gürültülü bir olayla başladı. 6 ocak 2021 günü kalabalık bir grup Amerikan senatosunu bastı. Olaylarda biri polis beş kişi öldü, Kamon şamanı denen kürklü ve tuhaf giysili kaslı şahıs, en akılda kalandı.
O gün olanları haber sitelerinde daha iyi okuyabilirsiniz. Senato zor bir gün geçirdi ve ardından güçlü Amerikan sistemi devreye girdi. Günün adamı olan şaman, itirafçı olup, Donald Trump aleyhine ifade verdi.
Tahminim (ki bu sadece tahmin) sonraki günlerde Donald Trump'ın azledileceği, bir sürü vergi denetimi veya benzeri şeylerle iflas ettirilecek. İflas ettirilmese bile artık politika yapamayacak kadar güçsüzleştirilecek.
Ama, bu işin aması var. Türk faşistlerin deyimi ile kurdun dişine kan değdi bir kere. Ne kadar doğru bilmiyorum, çünkü avcılıkla hiç ilgilenmedim, annem de bu bilgiyi nerden duymuş bilmiyorum, bana tazı ya da diğer av köpeklerine çiğ et yedirilmediğini söylemişti. Çiğ et tadını aldılar mı, avı bırakmazlarmış. Bir de kurt kışı atlatır, yediği ayazı unutmaz sözü var.
Şu anda da Amerikan faşizminin dişine kan değmiştir, çünkü güçlerinin farkına varmıştır. O gün senatoya yürüyen güruh siyahi, Hispanik, Asyalılar, göçmenler ya da işçiler olsaydı, ölü sayısı 5 değil, en az beş yüz, hatta beş bin olabilirdi. Polis ve asker, beyaz ve ırkçı bir kitleye ateş açmakta tereddüt etti.
İkinci olarak Amerika içinde kalabalık bir kitle olduklarının ve propaganda yaparlarsa, sayılarının daha da artacağını fark ettiler. Zaten sosyal medyayı çok iyi kullanıyorlardı, şimdi daha da iyi kullanacaklar. Tabi bu hemen olmayacak. Kapitalizm, faşizmi açıktan desteklediği çağlar geride kaldı. Faşizm artık işçi sınıfının birleşmesini engellemek ve sol iktidarları devirmek veya sarsmak için basit bir işbirlikçi, en azından sanayileşmiş ve gelişmiş refah ülkelerinde. Sosyal medya şirketleri de, bu grupları engellemek için yazılımlar yapacaktır ancak gene de çoğalacaklar. Zira kuruluşu ırk ayrımına dayanan bir toplumda gayet güçlü bir faşizan taban vardır muhakkak. Öte yandan Amerika artık sosyal medayda tekel değil. Rus sosyal medya şirketleri ( Telegram, Ok.ru, vk.com) başta olmak üzere diğer sosyal medya şirketleri zevkle Amerikalı muhaliflere kucağını açacaktır.
Rusya'nın özgürlükçü bir ülke olmadığı kesin ama Rus sosyal medya şirketleri, Rusya hariç diğer tüm ülkelerin muhaliflerine karşı son derece hoşgörülü. Amerikan sosyal medya devlerinde sırma saçlı bakana kel diyen tutuklanırken, Rus sitelerinde devlet başkanlarına onlarca hakaret edilirken, kimsenin gıkı çıkmıyor (tabi anonim kalırsanız). Üçüncü dünya dediğimiz ülkelerin hiç biride Rus sosyal medya şirketlerini engellemiyor. Özellikle Müslüman ve Arap ülkelerinde bu yüzden çok popülerler.
Üçüncü olarak böyle kamuoyunun dikkatini çeken bir çıkış yapmaları. Kongre baskını bana Hitler'in birahane darbesini hatırlatıyor. Castro'nun başarısız kışla saldırısını da hatırlatabilir. Başarısız olsa da, gürültüsü bol bir eylem. Aynı ideolojinin taraftarlarına yol gösterebilecek bir eylem.
Bundan sonra ne olacağı konusunda fikir üretmek, fal bakmak gibi bir şey. Öyle Amerika yıkılıyor naraları atacak bir şey ortada henüz. Bundan sonra olacaklar Amerikan demokrasisinin ve Amerikalı demokratların direncine bağlı. Kesin olan bir şey varsa, faşizan topluluklar sık sık ve her defasında da daha da güçlenerek azınlıklara ve demokrat insanlara saldıracaklar. Zoru gördüklerinde ise tekrar ortam müsait olana kadar sinip, saklanacaklar.