Dincilik her zaman iki yüzlülükle yaşar. Şu günlerde Bakara suresi 114'e takmışlar, ayetle cevap verecekler ya!! Ben de madem öyle, işte böyle demek için bu yazıyı yazıyorum.
En başta bu satırları yazmak zorunda kaldığım için Adnan Menderes'in adını anmak zorunda kaldığım için, kendisinden ve ailesinden özür dileyerek ve idamın her durumda adaletsizce olduğundan baştan belirteyim. Rahmetlinin suçu çoktu ise de, idamlık değildi.
Gene de söyler misiniz, kendisinin yeni imar projeleri diye, özellikle İstanbul'da yıktığı cami ve mescitlerin haddi, hesabı var mı? Tek tek yazmayacağım, kısa bir arama size her şeyi söyleyecektir. Sonra, solda her şeyde Sabataycı, gizli Ermeni falan arıyorsunuz. Menderes ve Fatin Rüştü Zorlu'nun, İttihat ve Terakki'nin meşhur yöneticisi Doktor Nazım'ın bacanağı olduğu da malum değil mi? Üstelik bu akrabalım sadece evlilik yolu ile oluşan bacanaklık ilişkisi değil, daha başka kan bağları olan bir ilişki. Nerdeyse tüm Selanik göçmenlerini Sabataycı ilan etmeyi biliyorsunuz. Oysa Sabataycıların çoğu 1924 mübadelesinden çok önce gelmekle beraber, yerli halkta da bu din yaygındı.
27 Mayıs neden tüm Yassıada iddianamesini Menderes ve çok yakınındaki üç beş kişi arasında yoğunlaştırdı sanıyorsunuz? Neden Celal Bayar idam edilmedi? Yaşı ise daha önce Bayar'dan çok daha yaşlı olan Seyit Rıza idam edilmezdi ya da yaşı küçük Erdal Eren. Bir de babam dahil, dönemi hatırlayanların aklında sadece bebek-kilot-köpek davalarının kalması ve davanın yolsuzluk iddialarına dokunmaması da ilginç. Bunu daha önce de yazmıştım. ( https://onbinkitap.blogspot.com/2020/07/27-mayisi-solcu-sanmak.html) . Ayrıca 27 Mayıs hepsi solcu 147 öğretim üyesini görevden almıştı. Darbeyi yapan cuntanın içinde Alparslan Türkeş'de vardı. Kendisi tipik bir ırkçı-Turancı olarak Selanik dönmesi de denen bu kitleden nefret ediyordu. Yani bu idamı bağlamanız gereken başka biri var. Ayrıca 27 Mayıs'ı lanetleyen sağcılar, darbe bildirisini okuyan Türkeş'i unutuyorlar.
Her yerde kripto arayan sağcılar, kendi kitleleri olunca görmezden geliyorlar. Mesela Hemşinli denen, Sünni Müslüman topluluk, kendi aralarında Hemşince denen bir çeşit orta çağ Ermenicesi konuşurken, önlerine gelen Alevi topluluğunu Ermeni yapmaya pek hevesliler.
Gerçekte dinciler, kamuoyu önünde dindarken, kamuoyu gerisinde bakara-makara sallıyoruz bir şeyler derler. Son on yıldır yolsuzluk ve devlet yönetimi ile ilgili ayetleri hiç gündeme getirmiyorsunuz. Zekatla ilgili ayetlerse çoktan unutulmuş durumda.
Bir de Maide suresi 51. ayet var, Müslüman olmayanlarla dost olunmamasını emreden. O ayeti de unuttunuz zaten çoktan. Zira siyasi İslam olarak, Amerika'nın Büyük Ortadoğu Planına dahil oldunuz. Gerçekte siz Bakara 85-86 ayetlerindeki gibi işinize gelen ayetleri biliyorsunuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder