19 Ekim 2025 Pazar

SIKI DOSTLAR FİLMİ VE MAFYA ÖVGÜSÜ FİLMLERİ

 


Ülkemizde hızla artan çeteler karşısında, 1990 yapımı Sıkı Dostlar filminden bahsetmem gerektiğine karar verdim. Suç dünyası, her zaman sanatın ilgisini çekmiştir. Sanatçıları sık sık bu çeteleri, halk kahramanı olarak, çoğu kez de para karşılığında övmüştür. Mesela şöyle bir türkü vardır:

Aydın dağını oydular/İçine de mavzer koydular/Yörük de Alinin adını/ Hazreti Ali koydular

Oysa Yörük Ali Efe, Alevi değildir, bu türkünün de amacı, Yörük Ali'nin çetesine, Alevi köylerinden kızan toplamaktır. Pek çok türküde, öyküde, haydutlar birer kahraman olark görülür. Bunun bir sebebi, haydutların ozanlara, hikayecilere para yağdrıması, bir sebebi de devlet otoritesinin çöküşüyle, halkın adalet ve sığınacak bir güç arayışıdır. Diğer yandan, babamın evi uzakta olsa, övünmesi kolay olsa misali, tarihte adı geçen korsanları yada eşkiyaları romantize etmek kolaydır. İngiltere başta olmak üzere Avrupa kıyılarını yağmalayn Vikingleri veya Karaib denizi korsanlarını romantize etmek kolaydır. Tuvalet terlikli, dünya ekonomisini bunalıma sokan Somalili korsanları romantize etmek zordur.

Ülkemizde çeyrek asırdan fazladır medya tarafından yapılan bilinçli bir mafya övgüsü var. Başlangıcı 1998'den itibaren yayımlanan Deli Yürek dizisiyle başlıyor. Bu dizi ilk bir buçuk yılında, reytingleri düşük de olsa, yatırım almaya devam ediyor. Oysa pek çok güzel program, azıcık reytingi düşse, yayından kaldırılıyor. Deli Yürek dizisi, toplumu istenildiği gibi yönlendirmeye yetmeyince, büyük hazırlıklarla meşhur Kurtlar Vadisi yapıldı. Dizinin efsane olması boşuna değil; başrol oyuncusu Necaati Şaşmaz harici kadro, tecrübeli ve başarılı oyuncular kadrosundan oluştuldu. Yıldız olmayan pek çok oyuncu,  Devlet Tiyatrolarının deneyimli oyuncularıydı.

Bütün bu mafya övgülerinin temel sebebi, çetelere eleman bulunmasını kolaylaştırmak, insanları çetelere karşı, bakın ardında derin devlet var diye korkutmaktır. Hiç kimse sebebi reytingler, halk bunu istiyor, demesin. Kurtlar Vadisi bile, meşhur ilk 97 bölümü bittikten sonra, Kurtlar Vadisi Terör diye, sadece dört bölümden oluşan bir devam serisi çekti, tutmayınca da Kurtlar Vadisi Pusu oldu. Dizide verilen en önemli mesaj, derin devlete verilen infaz yetkisi; dizinin dört temel başrol oyuncusu, bir sürü cinayetten sonra, polise-savcıya  ifade bile vermiyor. Kurtlar Vadisi, 15 Temmuz öncesinde ucundan azıcıkta olsa, darbenin işaretini verdiği için sessizca sonlandı. Sonlanmamak için, Kurtlar Vadisi Darbe diye, çevir kazı yanmasın tarzı bir film yapıldı, o da başarısız oldu. Buna rağmen bu mafya dizileri-filmleri furyası devam etti.

Oysa Türkiye'nin ve dünyanın Sıkı Dostlar gibi, mafyayı,  bizzat içinde yaşayanların itirafları ile, tüm iğrençlikleriyle anlattığı dizi ve filmlere ihtiyaç var. Mafya denen yapı, öyle iğrentir ki, filmler çoğu kez tam olarak anlatamaz. Mesela meşhur Paplo Escobar, 10-12 yaşında kızlara düşkündü, kızları yarıştırır, güreştirir, sonuca göre cinsel ilişkiye girerdi. Bir garsonu, gümüş bir çatal çaldı diye, konukların gözü önünde, ellerini-kollarını bağlayarak suya attırmıştı. Pek çok mafya üyesi, küçük suçlarda çetelerini korur ama ciddi suçlarda hemen etkin pişmanlıktan yararlanırlar.

Araya bir de mafya komediler parantezi açmak istiyorum. Mafya üyeleri, filmlerdeki komik karakterler gibi aptal kişiler değildir. Onları kandırmanın bedelini çok kötü ödersiniz. Sadece kendi hayatınız değil, yakınlarınızın hayatı da tehlikeye atarsınız.

Ben bütün bu yapılanların bir plan olduğuna dair kafamda komplo teorileri var. Ülkemiz giderek çeteler ülkesi oluyor; Kolombiya, Venezüella, Meksika gibi çeteler ülkesine döndü. O kadar uzağa gitmeyelim.  Komşumuz İran, uyuştruucu çetelerle mücadelesinde, yer yer Türkiye'nin PKK ile mücadelesinde kaybettiği (doksanlı yılların yüksek rakamları kadar) kan kaybediyor. Şu günlkerdeki sözde barış havası, bunun hazırlığıdır.

12 Eylül-Turgut Özal rejimi, sağ-sol çatışmasını bitiriyoruz, bitirdim diye, PKK terörünü, küçümseyerek büyütmüşler, böylece kendilerine meşruiyet sağlamışlardır. Şu anki rejim de benzerini yapmaktadır. Benim görüşüm bu yöndedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder