18 Ocak 2024 Perşembe

TEPKİ VEREN İNSAN

 


12 Eylül Türk insanından en fazla, devlete ve iktidara karşı tepki verme gücünü aldı. Tepki vermeyi bir suç olarak görmesine sebep oldu. Darbe generalleri bunu ustalıkla uyguladı ve halka suçluluk duygusu aşıladı.  (https://onbinkitap.blogspot.com/search?q=su%C3%A7luluk)

Gelişmiş, daha doğrusu demokratik olmanın ilk ölçütlerinden biri, devlete, daha doğrusu politikacılara tepki gösterebilmektir.  Zira demokratik ülkelerde politikacılar, devlet memurudur, devlet büyüğü değildir. Hatta çoğu kez devlet memurları, yani bürokratlar, kendilerini devletin asıl sahibi olarak görür.  Gerçi devlet memurları da bir çikolata yüzünden kolayca yargılanır. İktidarlar da kolayca değişir. En radikalleri bile böyledir. Yunanistan'da, ultra solcu Syriza  tek başına iktidara geldi ne ne oldu? Avrupa Birliğinin kemer sıkma politikalarını, Yunanlılara yönelik biraz gevşettiler, o kadar. Makedonya ile, Kuzey Makedonya olarak tanıma antlaşmasını yaptı ve halkın tepkisi ile istifa etmek zorunda kaldı. O zamanki başbakan Aleksis Çipras, Yunanşstan gibi bir din devletinde, İncil'e el basmayacak kadar ateistti. (Yunanistan'da Aynaroz ve Metreora bölgesindeki bazı manastırlar, dünya işi, putperestlik diye Yunan bayrağı dalgalandırmaz. Askeri araçlar bile papazlar tarafından kutsandıktan sonra kullanıma başlar.) Gene de Yunan kilisesi gücünden bir şey kaybetmedi. Yunanistan'da hiç kimse, bu dinsiz İncil'e el basmadı, din elden gidiyor, diye bağırmadı. Genel anlamda dindar olan Yunan milleti de Syriza ve dinsiz başkanı Çipras'a oy verdiği için bir suçluluk duygusu duymadı.

https://onbinkitap.blogspot.com/2021/07/12-eylulun-sucluluk-duygusu-4-devlet.html

Devlet adamları  ise halkını yoksullaştırdığı için suçluluk duygusu hissetmez. PKK'nın 1984'de Eruh ve Şırnak'ta ilk saldırısını yaptığı gün, dönemin başbakanı, dönemin cumhurbaşkanı Kenan Evren'den sonra cumhurbaşkanı olacak olan Turgut Özal, havuzdan çıkmadı. Sonra seksenlerin dile dolanan sözünü söyledi. Bunlar bir avuç baldırı çıplaktır. Az kaldı, bitecektir. Seksenli yıllar böyle geçti. Sahte ateşkes ve otuz üç erin öldürülmesi ile bu baldırı çıplaklar lafı unutuldu. Türk halkı, bu sahte ateşkese neden uyuldu, neden tuzağa düştü diye sorsa da, bu soruyu soranların sesi çok cılız oldu. Tıpkı çözüm sürecine tepkinin de çok cılız olması gibi. Yada ordunun kozmik odasına girişin ve en son koca cumhurbaşkanının bazı istihbarat yöneticilerini ifşa etmesi gibi. Kimse de nedenini sorgulamadı.

https://onbinkitap.blogspot.com/2023/07/silahli-direnisin-provakasyon-olmasi.html

Oysa herkes Kürtleri sorguladı ve     Kürtlere düşman oldu. Sonra  onları meclise taşıyan SHP'lilere (sonradan SHP, CHP ile birleşti ve halk CHP'ye düşman oldu.) Çünkü 12 Eylül medyası, sola düşman olmayı öğretmişti. Oysa o milletvekilleri, yaka-paça sürüklenerek meclisten atılmasaydı, HADEP (Şimdilerde DEM parti) kurulmayacaktı. Çözüm süreci olmasaydı HDP, %10 barajını geçemeyecekti. Gene de öfke iktidar partisine yönelmedi. Diğer yandan meşhur yazar kasa atma olayına bakalım. O olayın sonrasına değil, öncesine bakalım. Ülke ekonomisi Turgut Özal, Süleyman Demirel,  Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller zamanında daha kötü krizler yaşamıştı. O zamnki liderlere, iktidardan düştükten sonra bile, yüzlerine karşı böyle tepkiler veren olmamıştı. Mesut Yılmaz'a, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de yumruk atılmıştı ama olayın krizle alakası yoktu. Kriz bir yana, Süleyman Demirel, onlarca yıl üzerinden siyaset yaptığı muhafazakar-sağcı halkı, 28 Şubat sürecinde, Türbanlılar okumaya Suudi Arabistan'a gitsin diye aşağılamıştı.İşin gerçeği o esnafın öfkesi ekonomik krize değildi. Bir solcunun başbakan olmasıydı. Yoksa Mesut Yılmaz'ın abisinin aracılığı ile  Gazprom'la yapılan antlaşma sonucu doğal gazı tüm dünyadan daha fazla ödememize kızan da yok.

Bu arada, bu adını andıklarımla ilgili olarak bu blogda yazdıklarıma bir bakalım:

https://onbinkitap.blogspot.com/2022/07/turgut-nereye-kostu.html

https://onbinkitap.blogspot.com/2022/08/yildirim-akbulut-ve-mesut-yilmaz.html

https://onbinkitap.blogspot.com/2022/04/tansu-cillerin-siyasi-tarihi.html

https://onbinkitap.blogspot.com/2022/07/suleyman-demirel-kimdir.html

Pek çok insanın yanlış tepkisinin sebebi, yanlış tarafta yer almasıdır. Bunun sebebi kendisini payidar sanmasıdır. İktidardan yana olursa, sıranın kendisine geleceğini sanmasıdır. Çünkü kendisine, sağcı ve Sünni olduğu için üstün olduğu ve bir gün sıranın kendisine geleceği söylenmiştir. Bu yüzden pek çok kişi,  muhalefete muhalefet ederek, sisteme bağlılığını ilan ederek, adaletsiz sistemin ürt katlarına çıkmaya çalışır.

https://onbinkitap.blogspot.com/2023/09/fasizan-ustunluk-duygusu.html

Oysa adalersiz bir sistemde üst tabaka her gün artmaz, azalır. Düşenler yerine çıkanlar daha az olur.  Nasılözgür olunur sorusunun pek çok cevabı vardır. Aristo, düşünerek; Nietsche, kendin kalarak; Platon, öğrenerek; Camus, başkaldırarak, Sarte, eyleme geçerek, İbni Rüşt, vicdanlı kalarak; Farabi, kalbini dinleyerek;  Hazrerti Ali, minnet etmeyecek ve daha nice kişiler neler diyerek tarif etmişlerdir. Peki düşündüğümüzü, öğrendiğimizi ve başka başka şeylerimizi nasıl belli edeceğiz, tepki vermekten başka.

Binbir gece masallarının az bilinen bir hikayesi de, çıngırağı çalan eşek hikayesidir. Kadı'nın biri, bulunduğu yöredeki şikayet sahipleri bizzat kendisi ile konuşsun diye evinin kapısına bir çıngırak koymuş. Fakat bu çıngırağı eşeğin biri dişleri ile oynayarak, çaşıyormuş. Sürekli çan sesine maruz kalıp, aynı cevabı alan kadı en sonunda bu eşeğin kime ait olduğunu sorar. Ona hayvanın, yaşlandığı ve artık yük çekemediği için terk edildiğini söylerler. Kadı da söz konusu köylüyü yanına çağırır, eşeği de kendi ahırına alır. Köylüye de, eşeğin yem ve tımar masrafını ödeme cezası verir.

Masal da olsa, eşek, eşek haliyle şehrin kadısına şikayette bulunmayı, yani tepki vermeyi öğrenmiş. Devletle ilgili bir sorununuz varsa ki devlet kadının da sahibidir, devlete, dolaysı ile iktidara tepki vermeyi öğrenmeliyiz.

Yoksa her esçimden sonra ellerim kırılaydı nakarakları dinleriz. (Bazen elimde balyoz, o elleri sahiden kırmak istiyorum)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder